Uzman Psikolog Pedagog Randevu 0533-3738123
danisman724@hotmail.com
HİPERAKTİF ÇOCUKLAR
08/12/2011 HİPERAKTİF ÇOCUKLAR Hiperaktivite nedir? Hiperaktif çocuğu nasıl tanımlıyoruz? Hiperaktivite/aşırı hareketlilik bozukluğu, çocuğun “yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan aşırı hareketlilik, ataklık ve dikkat sorunları” Bu çocukların zekası normaldir; ancak dikkatleri yetersiz olduğundan okulda öğrenme sorunlarıyla karşılaşırlar. DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) yaşamın dört alanını etkiler: Hareketlilik, dikkat, sosyal ilişkiler ve duygusal yaşam. Hareketlilik çoğunlukla ilk 10 yıl içinde sorun yaratır, yaş ilerledikçe hareketlilik azalır; dikkat eksikliği okul yıllarında önem kazanır, çocuk büyüdükçe dikkat süresi de uzar; sosyal ve duygusal alanlar ise yetişkin yaşta daha etkindir. DEHB bebeklik çağında kendini göstermeye başlar. Bebek aşırı huzursuzdur, meme emerken ortalamadan daha fazla hava yutar, dolayısıyla gaz sorunu beklenenden daha çok olur. Geceleri sıklıkla uyanır. Bu çocukların desteksiz oturma, emekleme, yürüme gibi motor gelişmesi erken oluşur. Öfke nöbetleri vardır, sıklıkla ağlarlar. Bebek içten (bedensel) ve dıştan gelen uyarıcıya öyle güçlü bir tepki verir ki, bu sinir sistemini etkiler ve bebeğin normal gelişmesini engellemeye kadar gider. DEHB evrensel bir olgudur, çeşitli araştırmalar dünya nüfusunun yüzde 2 ila 9’unu etkilediğini bildirmektedir.
Dikkat eksikliği, konsantrasyon bozukluğu ve impulsivite (dürtülerini kontrol edememe) her hiperaktif çocukta gözlenir. Bu üç belirti aynı çocukta var olsa da belirtiler farklı düzeyde olabilir. *Dikkat Eksikliği Bu sorunu olan çocuklar dikkatlerini belirli bir konuya yöneltemezler. Okumak, birisini dinlemek, oyun oynamak gibi faaliyetlerde dikkatlerini toplayamazlar. Kısa süre toplasalar bile, herhangi bir sesten, hareketten, kokudan ya da akıllarına başka bir konu geldiğinde dikkatleri çabuk dağılır. Buna karşılık çocuklar çok ilgi duydukları konularda dikkatlerini toplayıp, ilgilerini o faaliyete yoğunlaştırabilirler. Dikkat eksikliğini ikiye ayırabiliriz:
*Hiperaktivite Kelime anlamı olarak aşırı hareketlilik demektir. Her hareketli olan çocuk için hiperaktif denemez. Bazı çocuklar doğuştan enerjik olduklarından hareketlilik düzeyleri yüksektir. Hiperaktif çocuk (H.Ç.) tanımına girmeyen normal çocukların hareketliliği, diğerlerinden farklıdır. Onların hareketliliği uyumlu, amaca yönelik ve devamlılığı olan niteliktedir. DEHB olan çocukların hareketliliği ise keyfi ve amaçsızdır. Ortam ne kadar sınırlayıcıysa ve ne denli dikkat yoğunlaştırmak gerekiyorsa, çocuğun hareketliliği o denli artacaktır. Kaygılı çocuklarda da aşırı hareketlilik vardır. Onların da hareketlilikleri ortama yöneliktir, stresli durumlarda hareketli olurlar. H.Ç. ise stresli durumda daha sakinleşirler, normal durumlarda ise hareketlilikleri artar. *Dürtülerine Hakim Olamama (İmpulsivite) İmpulsivite, çocuğun düşünmeden harekete geçmesidir. Arabalara dikkat etmeden topun arkasından caddeye koşar; oda içinde koşuştururken bir saksıya çarpıp devirir; sınıfta öğretmen yönerge verirken sonuna kadar dinleyemez; aynı şekilde sorulana cevap verirken soru bitmeden soruya sözel ya da yazılı olarak cevap vermeye kalkışır (böylelikle anlamadan cevap vererek hata yapar); soruyu doğru anlasa da düşünmeden cevap verdiğinden yanlış cevabı seçer. Aynı sebeplerden dolayı bu çocukları disipline etmek de zordur; çünkü, söyleneni dinlemedikleri için kendilerinden ne istendiğini de bilemezler. Bu düşünmeye fırsat vermeden davranıma geçiş eğilimi, H.Ç.’nin arkadaş ilişkisini de olumsuz etkiler. Arkadaşlarına nasıl uyum sağlaması gerektiğini düşünmeden oradan oraya koşturur ya da konudan konuya atlar, ta ki arkadaşlarının onları oyundan çıkardığının bilincine varıncaya kadar. Hiperaktif çocuklar, sınıf içinde ve ders çalışma gibi dikkatlerini yoğunlaştırmaları gereken durumlarda daha hareketli olurlar. Hareketliliğinin arttığı diğer ortamlarsa; sofradayken, televizyon seyrederken, lokanta sinema ve tiyatroda, yatma zamanı, arabayken, giyinirken, yıkanırken, evde misafir varken, misafirlikteyken, alışverişte, evde bir iş verildiğinde, anne telefondayken, kendi başınayken, başkalarıyla oynarken… Dikkatini Yoğunlaştıramama Dikkatini, bir konuya birkaç dakikadan daha uzun süre veremeyen çocuğun, dikkatini yoğunlaştırma sorunu var demektir. Anne-babalar ve öğretmenler, çocukların sorunlarını göremediklerinden niçin dikkatlerini veremediklerini anlayamazlar ve sürekli onlara dikkatlerini vermelerini söylerler. Çocuklarsa, bu uyarıya karşılık hem sinirlenirler hem de dikkatleri daha da dağılır. Üstelik dikkatlerini vermeye ne kadar büyük bir çaba sarf ettiklerini, etrafındaki büyüklerin anlamaması onları çileden çıkarır. Dikkatini Bir Konuya Yöneltememek ( Konsantrasyon Azlığı) DEHB sendromlu çocuk, dikkatini belirli bir konuya vermeye çalışırken, başka düşünceler, görüntüler ve sesler onu alıkoymaktadır. Dersi dinleme yerine önündeki silgiyle oynamaya başlar; pencereden dışarıyı seyretmeye yönelir, dışarıdan gelen sesler, öğretmenin o anda verdiği ev ödevini kaçırmasına neden olur. Bunu bazı çocuklar şöyle dile getirmektedir: “Kendimi,sanki televizyon izlerken her an biri kanalları değiştiriyormuş gibi hissediyorum… tam derse ilgimi veriyorum, peş peşe başka düşünceler aklıma geliyor, ve esas yapmak istediğime ulaşamıyorum.” Düşünmeden Hareket Etmek Hiperaktivitesi olan çocuk sıklıkla düşünmeden konuşur ve/veya eyleme geçer; bisikletini ekili bir bahçenin içine sürer, sınıfta parmağını kaldırmadan soruyu cevaplamaya çalışır; sınav yönergesini sonuna kadar okumadan cevabı yazmaya kalkışır. Başkalarıyla konuşurken aklına ilk geleni söyler. Bu tür davranışı başka kişiler anlayamadığından, çocuğa “Niye öyle yaptın?” diye sorarlar. Çocuğunsa buna cevabı, “Bilmiyorum.” olur. Kıpırdamadan Duramamak Bir yerde uzun süre oturmak çok zor gelir. Oturduğu yerden sıklıkla kalkar. Dolaşır ya da oturduğu yerde kıpır kıpır hareket eder. Hareketsiz durmak onu rahatsız eder, yorgun düşürür ve uykusunu getirir. Çocuğun etrafındakiler sıklıkla rahat durmasını, düzgün oturmasını söylerler, bu da çocuğu sıkar. Ayrıca etrafına uymak istese de hareketsiz durmak elinde değildir. Çevresine Hakim Olamamak Çocuk için eşyalarına sahip çıkmak, okul ödevlerini tamamlamak ya da evde verilen sorumlulukları yerine getirmek bir sorun oluşturur. Zamanı ayarlayamaz. Ev ödevlerini son anda yapmaya kalkışır, dolayısıyla aceleye gelir ve sonuç üstünkörü olur. Okulda Öğrenme Güçlüğü Dersi dinleyemezler, öğrendiklerini iletemezler, dolayısıyla okulda okuma, yazma ve matematik öğreniminde sorunla karşılaşırlar. Başka Özellikleri
TABLO 1: HİPERAKTİF ÇOCUKLARIN ÇEŞİTLİ BELİRTİ VE SORUNLARI
Hiperaktif Çocuklarda Ortak Özellikler -Çoğunlukla birinci çocuk -Anne yaşı ortalamadan düşük -Aşırı konuşkan ve gürültücü; bu çocukların anneleri de konuşkan -Sakinleştirici ilaçlara karşı negatif tepki veriyorlar -Santral sinir sistemi daha az gelişmiş -Acıya dayanıklı -Kendini kolaylıkla tehlikeye atabiliyor -Sınıfta kalma oranı normallere göre 2-3 kat daha fazla -El yazısı bozuk -Titizliği olan -Boyu ve kilosu yaşına göre ortalamaların altında -Ana-babalarda alkolizm, psikopati ve depresyon daha sıklıkla görülüyor Bazı Nörolojik Bulgular Normal çocuklara göre daha fazla hafif nörolojik bulguları vardır. Bunlar beyindeki herhangi bir bozukluk değil, sinir sisteminin yeterince gelişmediğini gösteren işaretlerdir. Bu belirtiler okul yaşına kadar kaybolur, eğer o yaşta da devam ediyorsa 1. İlkel bir tepkinin varlığını; 2. Yaşa uygun bir becerinin yapılamadığını gösterir. Hiperaktiviteye Eşlik Eden Sorunlar Davranışsal Fiziksel ve sözel saldırganlık hiperaktif çocukta daha sık gözlenir. Sosyo ekonomik düzey ne kadar düşükse, saldırganlık etmeni o kadar yüksek oluyor. Bilişsel Bazı bilişsel alanlarda diğer çocuklardan daha başarısızlar. Bu alanlar: Dikkat süresi gerektiren işlemler ve kısa süreli bellek. Ayrıca işitsel veriyi görsel veriden daha güçlükle algılıyorlar. Bu çocuklar başkalarının duygularına, haklarına, yaşlarına, eşyalarına saygı göstermiyorlar. Kendi davranışlarının sonuçlarını değerlendiremiyorlar, yaptıkları hatalardan ders almıyorlar. Eğitim Hiperaktif çocukların okuldaki sorunlarını şöyle sıralayabiliriz: Okuma, imla ve temel matematik işlemleri başaramama Yönerge alamama Öğrendiklerini çabuk unutma Lise çağında bile parmaklarıyla sayma H.Ç.ların okul başarısızlığıyla ilgili sorunlarını özetleyecek olursak, bu başarısızlığın zekaya bağlı olmadığını; kontrol edememe, yönerde alamama, özgüvenin yetersiz olması ve bilişsel alandaki dengesizlikten kaynaklandığını görebiliriz. Sosyal Ana-babalar H.Ç.nin sosyal açıdan immatür (yeterince gelişmemiş) olduğunu ve kendilerinden yaşça küçük çocuklarla oynadıklarını söylemektedir. Bu çocukların oynadıkları oyuncak türü de yaşlarından küçük çocuklara uygun cinstendir. Arkadaşlarına karşı bencil davranır, yalan söylerler. Özellikle erkek çocuklar arkadaş edinmede girişken olurlar; ama arkadaşlıkları uzun süreli olmuyor, dolayısıyla arkadaş sayısı az oluyor. Nasıl Tanı Konur?
Dikkat Eksikliği Tanısı Çocukta aşağıdakilerden 6’sı varsa; 1- Çoğunlukla ayrıntıya dikkatini veremiyor ya da okul ve diğer faaliyetlerde dikkatsizlikten hata yapıyor. 2- Dikkatini oyun ya da bir işlem sırasında devam ettirmede güçlük çekiyor. 3- Yüzüne bakarak konuştuğunuzda sizi dinlemiyor izlenimini veriyor. 4- Ne dediğinizi anlamasına ve yönergeye uyma isteğine rağmen, söyleneni ve verilen görevi yerine getirmiyor, ev ödevlerini bitirmiyor. 5- Yapması gereken işleri organize edemiyor. 6- Okulda ve evde zihinsel çabada süreklilik isteyen işlemleri reddediyor. 7- Faaliyeti için gerekli eşyaları (kalem, kitap, eşofman, oyuncak, ödev gibi) sık sık kaybediyor. 8- Dış uyarıcıdan çabucak etkilenip ilgisi dağılıyor. 9- Günlük işlerinde unutkan. Hiperaktivite ve İmpulsivite Tanısı Çocukta aşağıdakilerden 6’sı varsa; 1- Oturduğu yerde çoğunlukla elleri ve ayakları kıpırdıyor, sandalyede gövdesini hareket ettiriyor. 2- Sınıf ya da oturarak durması gereken başka yerlerde, oturduğu yerden kalkıp dolaşıyor. 3- Uygun olmayan ortamda koşuyor ya da çeşitli yerlerin üstüne tırmanıyor. 4- Sakin ortamda oyuna katılamıyor, sessizliği koruyamıyor. 5- Çoğunlukla “eyleme hazır”, “motoru çalışıyor” gibi davranıyor. 6- Çok konuşuyor. 7- Soru sorulması bitmeden cevap vermeye kalkışıyor. 8- Oyunda sırasını bekleyemiyor. 9- Çoğunlukla başkalarının sözünü kesiyor, oyunu bölüyor ya da bozuyor. (Son 3 madde impulsiviteyi gösterir.) Hiperaktif çocukların çok konuşmaları, “konuşarak düşünmeleri”nden kaynaklanır. Bu çocuklarda içsel dil gelişmemiştir. Bu nedenle de hatalarını tekrarlarlar. Ayırıcı Tanı Pediatrik nörolog Prof. Dr. Kalbiye Yalaz, hiperaktivitenin belirgin gelişimsel bozukluklar, mental retardasyon, frajil X sendromu, hipertiroidi, Kleinfelter ve Turner sendromu, Tourette sendromu, fenilketonüri, ensefalit (beyin iltihabı), ve menenjit gibi santral sinir sistemi hastalıkları, epilepsi, AIDS, doğum öncesi yaşanan oksijen yoksunluğu ve kokain gibi maddelerle karşılaşma gibi durumlarda görülebileceğini söylemektedir. DEHB’ninkilere benzer belirtiler, aşağıdaki tıbbi durumlarda görülebilir: # Alerji, astım ve solunum problemleri- konsantrasyonu azaltır. # Şeker hastalığı (Diyabet)/ Hipoglisemi- dikkati azaltır. # İşitme ve görme sorunları- aşırı hareketlilik ve başka davranışsal sorunlar yaratır. # Demir eksikliğine bağlı kansızlık- dürtü kontrolünü azaltır. # Kurşun zehirlenmesi- hiperaktiviteyi arttırır. # Bazı ilaçlar- çocuğun devamlı kullandığı ilaçlar hiperaktif belirtiler yaratabilir. # Nörolojik sorunlar- çocukta küçük nöbetler bir anda dikkatinin dağılmasına sebep olur. # Psikiyatrik sorunlar- bazen stres, sıkıntı, depresyon ve kaygı DEHB belirtileri yaratır. # Okul ve öğrenme sorunları- eğer çocuk kapasitesinin üzerinde bir baskı altındaysa, ilgi çekmek için DEHB belirtileri gösterebilir. # Tiroid sorunları- tiroid bezi, uykuyu ve duyguları etkileyen hormonlar salgılar. Hiperaktivitenin Nedenleri Dikkat eksikliğine beyindeki kimyasal faaliyetin yetersizliğinin neden olduğu bilinmektedir. Prefrontal korteks davranışı durdurma, ayarlama ve planlamada önemlidir. Bazı araştırmalar, bir nörotransmitter çeşidi olan dopamin ve norepinefrin eksikliğinin bir sebep olabileceğini öne sürmüştür. Bu nörotransmitterler hücreler arası iletişimi sağlar. Diğer önemli konu, prefrontal bölgenin küçük olmasının, beyin faaliyeti ve nörotransmitterlerin azlığının H.Ç. zekasını etkilememesidir. 526 tek yumurta, 389 ayrı yumurta ikizleri üzerinde yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; DEHB belirtilerinin %80’inin kalıtımsal olduğu ortaya çıkmıştır. DEHB’nin kalıtımsal olmayan nedenleri de vardır, bunlar; erken doğum, annenin alkol ve nikotin kullanması, erken çocuklukta yüksek düzeyde kurşuna maruz kalınması ve beynin prefrontal bölgesindeki zedelenmelerdir. Hiperkaktif Çocukların Aileleri Bu ailelerde çoğunlukla ana-baba geçimsizliği, depresyon, psikopatolojik olgular ve annelerde histeri görülür. Anneler çocuklarıyla daha çok beraber olduklarından ve babaların daha otoriter olmasından dolayı, çocukların annelerinin sözünü daha az dinlemeleri, babalar tarafından pek anlaşılamamaktadır. Bu da ana-baba arasındaki anlaşmazlık konularından biridir. Babalar anneleri, çocuklara çok serbest davranarak onları disipline edememekle suçluyorlar. Bu çocukların kardeşleri ise; normal çocuklara göre daha fazla depresyon, saldırganlık ve öğrenme güçlüğü sorunları yaşarlar. Genelde erkek kardeşlerin %26’sında hiperaktivite sorunu yaşanır. Hiperaktif Çocukların Olumlu Davranışlarından Bazıları 1- Çocuk teke tek ilişkilerde daha uyumlu ve sakin olup daha kolay öğrenebilir. 2- Hem kızlar hem erkekler, erkek öğretmen ve doktorla rahat ilişki kurabilir. Çocuk babadan daha sık gördüğü anneyle yaşadığı olumsuz iletişimi, yaşamındaki diğer kadınlara yansıtıyor ve evde de babayla daha iyi anlaşıyor. 3- Yabancı bir ortamda daha uyumlu olduğu da bilinmektedir. Hatta doktor muayenehanesinde davranış bozukluğu göstermediğinden doktor çocuğu sorunlu olarak görmüyor. 4- Yetişkinlerin denetimi olmadığı, kontrolün kendinde olduğu durumlarda daha çok davranış bozukluğu oluyor. 5- Pekiştiricinin az olduğu çevre daha uygun geliyor. Çocuğun her dediğinin yapıldığı yer çocuğu olumsuz etkiliyor. 6- Çocuğun istenilmeyen davranışı cezalandırılmazsa, bu davranış artıyor. Hiperaktif Çocukların Gelecekleri Bazı belirtilerin yetişkin çağında da görüldüğü bilinmektedir. Davranışsal Boyut
Öğrenmeye İlişkin Sorunlar
Sosyal Yaşam
Zekası yüksek, etrafıyla olumlu ilişkiler içinde olan, ailesi tarafından doğru ilgi gören ve disipline edilen çocuklar uyumlu bir geleceğe sahip olacaklardır. Bu yazının kaynağı olarak Doç. Dr. Lale VANLI' nın "Hiperaktif Çocuk Tanı ve Tedavi, Anne-Baba ve Uzmanlar El Kitabı" adlı kitabı kullanılmıştır. 0533 373 81 23 | ||
Yorumlar | ||
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın | ||
Yazarın diğer yazıları | ||
BEBEK VE MÜZİK - 24/12/2011 | ||
BEBEK VE MÜZİK | ||
“SINAVA HAZIRLANIYORUM AMA TAM OLARAK NE İSTEDİĞİMİ BİLMİYORUM” - 08/12/2011 | ||
“SINAVA HAZIRLANIYORUM AMA TAM OLARAK NE İSTEDİĞİMİ BİLMİYORUM” | ||
ÇALIŞAN ANNELER VE ÇOCUKLARI - 08/12/2011 | ||
ÇALIŞAN ANNELER VE ÇOCUKLARI | ||
MASANIN BAŞINA GEÇİP DERS ÇALIŞAMIYORUM! - 08/12/2011 | ||
MASANIN BAŞINA GEÇİP DERS ÇALIŞAMIYORUM! | ||
MASANIN BAŞINA OTURSAM BİLE DERS ÇALIŞMAYA BAŞLAYAMIYORUM... - 08/12/2011 | ||
MASANIN BAŞINA OTURSAM BİLE DERS ÇALIŞMAYA BAŞLAYAMIYORUM... | ||
ÖZGÜVEN KAZANMA, VERİMLİ DERS ÇALIŞMA PÜF NOKTALARI... - 08/12/2011 | ||
ÖZGÜVEN KAZANMA, VERİMLİ DERS ÇALIŞMA PÜF NOKTALARI... | ||
ANNE-BABA NASIL TUTARLI DAVRANABİLİR? - 08/12/2011 | ||
ANNE-BABA NASIL TUTARLI DAVRANABİLİR? | ||
HİPERAKTİVİTENİN TERAPİYLE TEDAVİSİ - 08/12/2011 | ||
HİPERAKTİVİTENİN TERAPİYLE TEDAVİSİ | ||
ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN VE AİLELERİN ETKİSİ - 08/12/2011 | ||
ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN VE AİLELERİN ETKİSİ | ||
Devamı | ||